Hayata Özgü

Yazmak bir dışa vurum benim için; kimi zaman kendimi kimi zaman dolaylı-dolaysız yansımaları. 

İşte ben de buradayım, bloglananlar kervanındayım...


22.03.2010

Bana yadigar olsun...

Deli adam sahilde yürüyordu. Kimse umurunda değildi ya, ondandı içli içli şarkı söylemesi. Bize göre deliydi. Ya kendine göre? Öyle pasaklı, pis bir adam da değildi. Ceket giymiş üzerine güzelce, sadece saçları rüzgârda karışmış biraz.
Ne beni ne seni ne de başkasını görüyordu gözleri. Başka bir dünyadaydı. Bizden farklıydı. Şarkı söylüyordu çatallı sesiyle. Bağıra bağıra! Önce uzaktan geldi sesi, anlaşılmıyordu pek söyledikleri. Biraz daha yakınlaşınca içinden kopan haykırışın sesine karıştığı fark ediliyordu. Sahilde yürüyordu kendi halinde. O şarkı söylerken, yanından gelip geçenler bu tuhaf adama bakıyorlardı. Anlamıyorlardı.

Sözler git gide netleşiyordu...

Gün batarken, yüzümüz denize dönük bu deli adamın şarkısına kulak kabarttık. 

Kim bilir içinde ne anılar ağlıyordu?

Amca yine söylüyordu:

Ne çare ayırdı felek...
Kalplerimiz bir olsun.
İpek saçından bir tel ver,
Bana yadigâr olsun…
 
 
Dinlemek için: Adanın Yeşil Çamları