Hayata Özgü

Yazmak bir dışa vurum benim için; kimi zaman kendimi kimi zaman dolaylı-dolaysız yansımaları. 

İşte ben de buradayım, bloglananlar kervanındayım...


23.12.2009

Bir ömür, dört mevsim

Değerli okuyucu; http://www.youtube.com/watch?v=cVuh1Ymve2I eşliğinde okumanız tavsiye olunur.


Aldığım nefeste aşk olmalı, anladım. Kısacık hayatım var, ne zaman bitecek bilmediğim. Bir şey uğruna harcayacaksam günlerimi aşk uğruna harcamalıyım. Kalbimdeki güzellikler için savaşmalıyım. Gerisi boş, bomboş!

 

Hangi vaat daha mutlu edebilir insanı, ölene dek sevgiyle dolu bakan gözlerden başka? Ya da başka hangi savaş bir savaşçının ruhunu göklere çıkarabilir, aşk için savaşmak dururken? Hangi rüya daha güzeldir ki sevgiliyi gördüğünden? En güzel şiirleri yazdırır ya da en güzel şarkıları besteletir ya aşk, asırlardır bitmemiştir bu yüzden. Taparcasına ruhunu teslim etmektir asıl öğretisi. Kendinden başka birini sevebilmektir, tüm benliğindeki bencilliğine rağmen.

 

Başka ne var ki uğruna yolunda gidilecek? Hangi ideoloji daha güçlü olabilmiştir aşktan, aşk uğruna vazgeçilebilirken hepsinden? Sabah gün ağarırken sevdiğini düşler insan, güneş onun üzerine doğsun ister. Korkularını silmek ister ya insan, bazen kendini korkutur bu yüzden. Bir tren garında, bir havaalanında ve bir saçak altında en yoğun kokusunu salar aşk. Sonbaharda yağmur altındaki şemsiye biraz daha yaklaştırır, kışın ise yanan sobanın kor ateşi. Ve bahar geldiğinde ılık rüzgâr kokusunu taşır 100 metreden, yazın sıcağı ise içinde kıpırdayan ne varsa kaynatır doruklarda. Başka hangi tat dört mevsim bu denli tutkulu bir haz verebilir insana?

 

Bu çekilmez dünyada yaşamak için bir sebep varsa, aşktır. Her gücü serer ayaklar altına. Bir tek aşk, insanı kılıç kadar keskin ve bir fırtına kadar güçlü savurur oradan oraya. Bir hippi gibi yaşamak yürek ister; yalnızca barış ve aşk istemek. Bir karavana sığdırabilirsin hayatını ve hayallerini aşk uğruna. Bedevi olabilirsin çöllerde ya da buzullarda. Yüreğini saran aşka ulaşmak için harcayabilirsin her şeyini. Bir tek aşk için harcanmalıdır…

 

Ve ömrünü uğruna adayabilmek için cesaretten fazlası gerekir. Ve bazen yoldan bile çıkmak gerekir!

1 yorum:

  1. Fazla yorum yapmayı seven birisi değilimdir. Okuduğum yazıların, şiirlerin, gördüğüm fotoğrafların, duyduğum bir melodinin ben de bıraktığı etkiyi dışa vurmam genelde kendime saklarım. Çünkü hissettiklerimi gerçek anlamda gösterememekten korkarım, yanlış anlaşılmaktan. Bu nedenle bir alıntı yapmak istiyorum, bu beni inanılmaz derecede etkileyen, az biraz beni de içeren, bu yüzden benim için daha anlamlı olan bu duygu yüklü cümlelere...

    "Akıl ümitsizlik yolunu tutar mı hiç?
    Aşk gerek ki, o yana başını ayak etsin de koşup gitsin,
    Hiçbir şeye aldırmayan Aşktır, akıl değil...
    Akıl, fayda elde edeceği şeyi arar,
    Aşk yılmaz, yanar-yakılır, erir, utanma-sıkılma nedir, bilinmez...
    Değirmen taşının altındaki buğday gibi
    O da belalara düşer de gık bile demez.
    Öyle pek yüzlüdür ki ardına dönmez bile....
    Gönlündeki fayda arama isteğini öldürmüştür O ...
    Varını-yoğunu ortaya döker, oynar, yutulur, kar aramaz.....
    Allah'tan aldığı gibi hepsini gene Allah'a verir.
    Aşk mezhebinde her şey AŞK'a kurbandır.

    Hz.MEVLANA
    "

    Bir yüce varlık bana aşkı verdi, beni sana hazırladı seni bana sakladı. Aşkı bizden eksik etmesin hiç...

    YanıtlaSil